Yılbaşı sabahına, İstanbul Raina katliamının dehşet haberiyle uyandık. Milletimizin başı sağ olsun. Ülkemizi Suriye’ye dönüştürmenin ön hazırlıkları çerçevesinde terörize etmeye çalışan düşmanlar, dünyada ve ahırette perişan olsunlar. Muhammed Bozdağ dün geceki o haince terörden önce, uyarısını yapmış, -31 Aralık 2016 Cumartesi günü- aşağıdaki yazıyı facebook sayfasında yayınlamıştı. Tekrar yayınlıyoruz:
“Bu resimdeki haberi yapan da, bu olay gerçekse, haberdeki bıçaklamayı yapanlar da terörist vatan hainciliği oynadılar. Eğer haber uydurma ise sadece haberi yapan ve eğer gerçek ise, haberi yapan ile birlikte bu provokasyonda rol alanlar hesap vermelidir. Zira milletimizin Noel karşıtlığını ve kendi medeniyetine sahip çıkışını provoke eden bu haber ve bu haberin kahramanları, milletimizin Batı kültürü karşıtlığını terörize ederek aleyhimize dönüştürmektedirler.
Sokak eylemlerinde elinize bıçak alamazsınız. Kimseye bıçak ve silah sallayamazsınız. Böyle yaparak milletinizi, hakkın savunucularını dünyaya terörist gösteremezsiniz. Suriye’de, Irakta işitle ve Afrika’da boko haram gibi örgütlerle Batının İslam medeniyetine yaptırdığı katliam ne ise, sizin Noel baba balonuna yaptığınız da o yolu açmaktır. Aynı fitnenin tohumunu ekmektir. Batılılar da Avrupa sokaklarında sakallı cübbeli müslüman balonu bıçaklamaya başlarsa bunun sonunu görürsünüz. Bu haince aklı o akılsız gençlere kimler verdiyse onlar, tıpkı büyükelçi Karlov’un katilini yönlendirenler gibi özenle izlenmeli ve yeni provokasyonlar durdurulmalıdır.
Son derece zor bir döneme giriyoruz. Düşmanlarımız ateşleri parlatmak için kıvılcım çakıcılar arayacaklar. Böyle alçakça ihanetin oyunu ve şakası olmaz. Böyle bir şakanın milletin geleceğine maliyeti, ateşlenecek fitnelerle birlikte yüz binlerin canı olabilir. İşite yaptıkları gibi bu milleti de dünyaya kan dökücü canavarlar gibi göstermelerine sebep olan herkes büyük suç işler. Bugünlerin yarınları var. Bugünkü bir yanlış oyun, yarın başınıza dökülen benzine dönüşebilir. Bu yüzden bu tür provokatörler caydırıcı şekilde cezalandırılmalı ve yılanın başı büyümeden ezilmelidir.
Bizim batıl ile mücadelemiz fikirlerledir. İkna iledir. Demokratik zemindedir. Kalplere konuşmak iledir. Söz anlamayan vahşiler gibi saldırmakla değildir. Öncelikli muhatabımız da kendi nefsimiz ve dost çevremizdir. Başkalarına zorla hayat tarzı dayatmak ve İran’daki gibi din adına toplumu münafıklaştırmak doğru yol değildir. Aksine davranmak onurlu bir Türk evladına yakışmaz. Dr. Muhammed Bozdağ”