Asla savaşı küçümsememeli, istememeli, savaş ihtimalinden Allah’a sığınmalı, çaresiz kalınca da imanla ölmenin gayretine girmelidir. Bu mevcut şartlarda Batıyla aramızda bir savaş çıkarsa, İslam ümmetinin yaşayacağı en büyük hezimetle perişan olmasının endişesi içindeyim. Neden derseniz… Batı bizi her zaman yalnız bırakmış, her zaman karşımızda olmuştur. Kur’an’ın emri uyarınca ve tarihe dayanarak söylüyorum: Batılı müttefiklere asla güvenilemez.
Ayrıca, hem maddi ve hem de manevi yeterli sağlam hazırlığımızı göremiyorum. Tıpkı 93 Osmanlı-Rus harbindeki gibi, hazırlıksız haldeyiz. Şehvet ve savurganlıkla oynaşan kalabalıklar her türlü kandırılmaya ve birbirine düşürülmeye müsait. Dünya sevgisi kalbimizdeki ölüm korkusunu derinleştirdi ve ahiret sevgisini azalttı. Her açıdan Batıyı bize göre çok güçlü hazırlıklar içerisinde görüyorum.
Ümmetçe de, milletçe de biz eğitimde, teknolojide, savunmada ve milli gönül birliğinde yetersiz haldeyiz. Servet, teknik, istihbarat ve çıkar uğrunda yürek birliği onlarda! Köyleri terk edip biriktiğimiz şehirlerimizde kolay hedef halindeyiz. Bu kötü tablo, gönülleri ihmal ederek, eğitimsiz ve zor kullanarak düzeltilemez. Hararetle tedbir yarışına girmek yerine savaş naraları atanlara soruyorum: Görülmüyor mu bu altyapı? Istırap içindeyim. Yüce Allah’ım esaretten ve dinimizi kaybetmekten bizi korusun. #muhammedbozdağ
